Bu yıl 9 günlük bir tatile dönüşen Kurban Bayramı için vatandaşlar yolculuk planlarını çoktan yaptı. Cuma akşamı büyük şehirlerden Anadolu’nun birçok noktasına doğru trafik akışının olacağı tahmin edilen bu dönemde, bayram yolculuklarını felakete dönüştürmemek için çeşitli uyarılar da gelmeye başladı.
Bezmiâlem Vakıf Üniversitesi Hastanesi Psikiyatri Polikliniği’nden Uzman Klinik Psikolog Begüm Demir, uzun yola çıkacak vatandaşları “yol hipnozu” hakkında uyardı. Yol hipnozunun “gözlerin açık durumda olduğu fakat zihnin uyku ve uyanıklık arasında kaldığı bir durum” olarak tanımlanabileceğini ifade eden Demir, bunun kişide idrak ve bellek seviyesinde azalma meydana getirdiğini kaydetti.
“Yol Hipnozu” nedir?
Yol hipnozunun otoyollarda, güzergahın düz ve tekdüze olduğu durumlarda daha sık ortaya çıktığını söyleyen Demir, “Yol boyunca aynı manzaraların tekrar etmesi, sürekli olarak aynı ritimde müzik çalması ve devamlı bir sessizliğin oluşu kişide sıkıcılık hissi oluşturarak hipnoz duruma geçmesine neden olabilir. Yol hipnozu yaşayan kişiler, dikkatin azalmasına bağlı olarak monoton bir sürüş hali gerçekleştirebileceği için önüne çıkan araç ya da başka nesneleri ayırt etmede güçlük yaşayabilir. Yolculuğun son 15-20 dakikası hakkında hiçbir şey hatırlamaz. En son trafik ışığının hangi renk olduğu, en son yön tabelasının ne olduğu hakkında hiçbir fikri olmaz. Kişi sürüş esnasında farkında olmadan araç hızını artırabilir, azaltabilir veya şerit değiştirebilir. Bu da sürüş güvenliğini tehlikeye atar” ifadelerini kullandı.
“Verimli uyku çok önemli”
Yol hipnozundan korunmak için dikkat edilmesi gerekenlerin başında, kişinin uykusunu verimli şekilde almış ve dinlenmiş olarak yol çıkmasına dikkat çeken Demir, “Uzun süreli yolculuklar kişide dikkat düzeyinin azalmasına ve yorgunluk haline yol açabilir. Bu tip durumlardan korunabilmek için 2-3 saatte bir 15-20 dakikalık kısa molalar vererek yola devam edilmesi faydalı olacaktır. Günün karanlık saatlerinde melatonin hormonunun salgılanma seviyesinin artmasıyla zihin ve bedenin uyku haline geçme süresi kısalır. Bundan dolayı uzun yolculuklarda gündüz saatlerini tercih etmek kişiyi yol hipnozu halinden koruyabilir” açıklamalarında bulundu. Demir, “Yol boyunca farklı ses uyarıları olması faydalı olabilir. Ara sıra farklı ritimlerde müzik dinlemek de zihni monotonluktan uzak tutmaya yardımcı olur. Yolculuk sırasında sürücüye eşlik eden birisinin olması ve arada kısa konuşmalar yapmak da zihnin uyanık kalmasına yardım edebilir. Ek olarak hoparlör ile telefon görüşmesi yapacak olsanız dahi 5-10 dakikadan fazla görüşme yapılmasından uzak durulması önemlidir” dedi.
Yol hipnozundan nasıl korunulur?
Demir, yol hipnozundan korunmak için yapılabilecekleri ise şöyle sıraladı: “Yol hipnozunu yaşayan kişiler, sürüş sırasında zihinde bulanıklık yaşamaya başlayarak geçen zamanın farkında olamama veya az önceki anı hatırlayamama durumları yaşayabilir. Ek olarak gözlerde bulanıklık, göz kırpmada sıklık, gözün belli bir noktaya sabitlenmesi, kişinin sürüş esnasındaki hareketlerinin otomatikleşmesi gibi durumlar görülebilmektedir. Kişinin, bu tip belirtileri kendisinde fark ettiğinde aracı uygun bir alana çekerek dışarı çıkması ve temiz hava alarak esneme hareketleri veya kısa yürüyüşler yapması, bedendeki kan dolaşımının artmasını sağlayarak kişinin bilişsel performansını iyileştirebilmesinde ve dikkat düzeyinin artmasında etkili olacaktır.”