İsrail yine basını hedef aldı… Tim Dawson: 'Yargıya taşınmalı'

Lübnan resmi haber ajansı NNA'nın aktardığına göre, İsrail savaş uçakları Beyrut'un güneyindeki Dahiye bölgesine 10 hava saldırısı düzenledi. Bu saldırılarda, Lübnan merkezli Al Mayadeen kanalının ofisi de doğrudan hedef alındı. CGTN Türk'e değerlendirmede bulunan Uluslararası Gazeteciler Federasyonu Genel Sekreter Yardımcısı Tim Dawson, 'İsrail'in saldırıları cezasız kalmamalı' dedi.

NNA'nın haberindeİsrail savaş uçaklarının, Al-Mayadeen kanalının Dahiye yakınlarındaki El-Cenah bölgesinde bulunan bir binadaki ofisini 2 füzeyle hedef aldığı ifade edildi. Haberde ayrıca İsrail savaş uçaklarının Dahiye bölgesi ve çevresindeki farklı yerlere de hava saldırıları düzenlediği belirtilirken, saldırılarda ölen ve yaralananların olup olmadığına ilişkin bilgi verilmedi.

İsrail’in medya kuruluşlarına yönelik saldırısı, basın özgürlüğüne ciddi bir darbe olarak değerlendirilirken, Olayı “uluslararası bir suç” olarak nitelendiren Tim Dawson saldırıyı CGTN Türk’e değerlendirdi.

“İsrail’in medya kuruluşlarına yönelik saldırıları sürekli hale geldi”

Dawson, İsrail'in bu tür saldırıları daha önce de gerçekleştirdiğine vurgu yaparak şunları söyledi:

“Bu, İsrail'in vurduğu ilk medya kuruluşu değil. Geçen yıl Gazze’de hemen hemen her haber odası ve yayın tesisi hedef alındı. İsrail Savunma Kuvvetleri’nin, gazetecilerin işini yapmasını engellemeye çalıştığı yönünde ciddi şüpheler var.”

Dawson, İsrail’in bu tür eylemlerle sahadaki haberciliği engellemeye çalıştığını belirtirken, bölgedeki çatışmaların tarafsız ve kesintisiz bir şekilde aktarılmasının önemine dikkat çekti:

“Dünyanın bu bölgedeki gelişmeleri doğru bir şekilde öğrenebilmesi için gazetecilerin işlerini yapabilmesi şart.”

“Gazetecilere yapılan saldırılar yargıya taşınmalı”

Dawson, gazetecilere yönelik bu saldırıların uluslararası hukuka aykırı olduğunun altını çizdi:

“Her ordu gibi İsrail de uluslararası hukuka bağlıdır. Savaş sırasında sivillerin ve gazetecilerin korunması esastır. Ancak İsrail’in bu yükümlülüklere uymadığına dair elimizde güçlü kanıtlar var.”

Dawson ayrıca, Federasyon olarak bu kanıtları Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne (UCM) sunduklarını ifade etti ve sürecin takipçisi olduklarını belirtti:

“Başsavcıdan bu eylemlerle ilgili delilleri incelemesini ve mümkün olan en kısa sürede kovuşturma başlatmasını bekliyoruz.”

Gazetecilere dayanışma mesajı: “Yanınızdayız”

Dawson, federasyonun Lübnan’daki gazeteci sendikasıyla temas halinde olduğunu ve sahadaki gazetecilere destek sağladıklarını belirtti:

“Gazze'de gördüğümüz gibi, çatışmaların en şiddetli anlarında bile gazeteciler görevlerini yapmaya devam ediyor. Lübnan’daki meslektaşlarımızdan da aynı kararlılığı göreceğimizden eminiz.”

Tim Dawson son olarak, küresel gazetecilerin dayanışma içinde olduklarını vurguladı:

“Gazeteciler olarak birbirimize destek olacağız. Dünyanın her yerinde meslektaşlarımızın arkasındayız ve onları asla yalnız bırakmayacağız.”

Gazetecilerin bağımsız ve güvenli bir şekilde görevlerini yerine getirmeleri, savaş ve çatışma bölgelerinde bilgi akışının sağlıklı olması için hayati önem taşıyor. Al Mayadeen kanalına yönelik bu saldırı, medya özgürlüğünün tehdit altında olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Uluslararası topluluk, bu tür eylemlere karşı durmalı ve gazetecilerin korunmasını sağlamalı.